Öğretim Tasarımına Alternatif Modeller: Bütüncül Tasarım Yaklaşımları ve Karmaşık Öğrenme

Karmaşık öğrenme; bilginin, yeteneklerin ve tutumların birleştirilmesini amaçlar ve günlük hayata ya da iş ortamına öğrenilenlerin transfer edilmesidir. Karmaşık öğrenmenin öğretim tasarımına öncü olduğu öğretim modelleri vaka yöntemi, proje tabanlı eğitim, problem tabanlı öğrenme ve yetenek tabanlı öğrenme olmuştur. Birçok araştırmacının bu konu üzerine çeşitli yaklaşımları olmuştur. Bu yaklaşımların ortak özellikleri ise gerçek hayata özgün problemlerin çözülmesine ön ayak olmalarına odaklanmalarıdır.

Karmaşık öğrenmeyi geçici bir moda olarak görmek bir yanlış olacaktır. Toplumsal ve teknolojik gelişmeler sonucunda insanlar tarafından eğitimin değeri daha da önemli hale gelecektir. Yeni teknolojilerin ortaya çıkmasıyla bazı işleri makineler yapmaya başlasalar da insanlar tarafından gerçekleştirilen karmaşık bilişsel görevlerin önemi gün geçtikçe artmaktadır. Dahası işlerin hızla değişmesi ve bilginin de aynı hızda eskimesi, iş gücünün yüksek gereksinimlerini karşılamak için bir sorun oluyor ve problem çözmenin, mantıklı düşünmenin ve yaratıcılığın önemini ortaya çıkarmaktadır.

Eğitim ve öğretim alanı; toplum, iş hayatı ve sanayi tarafından şekillendirilen yeni ihtiyaçların farkında olsa ve bu konular için daha nitelikli öğrenciler yetiştirmeye çalışsalar da, eğitim kurumlarının tasarım yaklaşımında olan eksiklikler nedeniyle iş gücü pazarının ihtiyaçları tam anlamıyla karşılanamamaktadır. Bu konularda eğitim alan öğrencilerin ortak görüşleri ise, derslerin birbiri ile bağlantısız oluşu, konular arasında bağlantı kurmanın güçlüğü ve geleceğe dönük mesleklerin belirsizliği olmuştur. Bu şekilde eğitim alan öğrenciler edindikleri bilgilerle günlük hayatta ve iş yaşamında karşılaştıkları sorunları çözmekte güçlükler yaşamaktadırlar.

Geleceğin öğretim tasarımı modelleri gerçek hayatın getirdiği sorunları çözebilmek için gerekli bilgileri aktarabilmeyi öğretmek üzerine şekillenmelidir. Bütün parçaların toplamından fazlasıdır anlayışıyla hazırlanan bütüncül tasarım yaklaşımları temel olarak parçalar arasındaki bağlantıyı koparmadan, karmaşanın üstesinden gelmeyi öğretmeyi denemektedir. Bütüncül tasarım yaklaşımları en azından eğitim alanın süregelmiş sorunları olan bölümlere ayrılma, parçalanma ve transfer çelişkisine çözüm önerisi sunabilmelidir. Bütüncül görevler, gerçek yaşam görevleri temellidir ve mesleki yeterliliklerin gelişmesini hedeflemektedir. Bütüncül görevlerin yönlendirici desteği ile öğretimin parçalanmasının önüne geçilir ve öğrenenlere birleştirilmiş hedeflerin koordinasyonunda yardımcı olunur.

Bütüncül Görevler: Bilgi, Yetenek ve Tutumlardan Mesleki Yeterliliğe

Geleneksel öğretim tasarımı modelleri çoğunlukla öğrenmenin belirli bir alanına, bilişsel ya da psikomotor, yönelirler ki bu durumda bilgi, yetkinlik ve tutum üçlemesini güçlükle karşılar. Tek bir öğrenme alanını hedef alarak tasarlanan öğretim tasarımı modelleri özellikle mesleki ve iş yaşamını ilgilendiren eğitimlerin gerçekleştirilmesinde yetersiz kalırlar. Bunun sebebi ise gerçek hayatta karşılaşılan problemlerin çözümünde birden çok yeteneğin aynı anda kullanabiliyor oluşu yatar. Bütüncül tasarım modelleri karmaşık öğrenme gerektiren alanlarda prosedürel öğrenmeyi ve etkili öğrenmeyi bütünleştirmeyi hedefler. Bu sayede de öğrenenler sadece bir alanda kazandığı bilgiyi kullanabilmek yerine kazandığı bilgiyi farklı durumlar için aktarım yapmakta kullanabilmeyi öğrenir.

Bütüncül Görev Başarımını İnşa Etme: Tek Hedeften Birleştirilmiş Hedeflere

Geleneksel tasarım modelleri öğrenme alanını her bir hedef için ayrı ayrı analiz eder ve bu alanlara dönük farklı çözümler oluşturur. Bloom ve Gagné’nin sınıflandırması birçok kişi tarafından kullanılsa burada her bir öğrenme hedefi için genellikle farklı bir yöntemin kullanılması gerekliliği durumu zorlaştırmaktır. Özet olarak karmaşık yetkinleri ya da mesleki yeterlilikleri kazandırmak için gerekli öğretimi sadece bilişsel yeteneklerin ya da psikomotor becerilerin geliştirilerek çözülmesi pek mümkün değildir. Öğretim göründüğünden daha karmaşık bir yapıdadır ve tek bir teoriye dayanarak öğretim tasarımı yapmak sorunlara kalıcı çözümler getirmez. Bu yüzden de bütüncül tasarım modelleri kullanarak karmaşık sorunlara çözümler bulunabilir. Tek bir hedefe dönük olarak hazırlanan öğretim tasarım modellerinin artık bir işlevsiz kalması durumunda öğretim tasarımı tercihleri doğrudan görev analizinin sonuca dönük olarak yapılmalı ve öğrenenler eğitimin sonunda anahtar problemleri çözebilmeyi öğrenebilmelidir. Bunun yanı sıra basitleştirme yapmak adına öğretimi parçalara bölmek de artık modası geçmiş bir kavram ve öğrenenler eğitimlerine bütün görevin basitleştirilmiş bir versiyonuyla başlayıp sonrasına diğer bütün olasılıkların çözümüne ulaşabilirler.

Mathemagenic[1] Yöntemler: Sınav için Öğrenmeden, Bilgi Aktarımı için Öğrenmeye

Bütünleştirilmemiş öğrenme hedeflerini temel alan öğretim tasarımı modelleri sadece öğretimin bölünmesine ön ayak olmaz aynı zamanda zayıf aktarıma da neden olur. Öğrenmenin doğru olarak gerçekleşmesi için öğrenene doğrusal problem çözme becerilerinden ziyade, sorunları karmaşık olarak sunmak, bu sorunları çözmeyi öğretmek öğrenenin bilgiyi kalıcı hale getirmesini kolaylaştırır ve gerçek hayat sorunlarına çözümler üretir. Bu anlayışla hazırlanan öğretim tasarımı modelleri daha yüksek maliyetli ve daha uzun süreli eğitimler gerektiyor gibi gözükse de bu yöntemler sayesinde öğrenen bilgiyi doğru şekilde aktarmayı öğrenir ve karşılaştığı sorunları yönetmekte kullanabilir.

Bu konuyla ilişkili genel fenomen ise aktarım çelişkisi adı verilen ve ayrık, özel hedeflere ulaşmak için kullanılan en iyi öğretim yöntemlerinin, bütünleştirilmiş öğrenme hedeflerine ulaşmak ve öğrenmeyi aktarmak için kullanılan yöntemlerden sıklıkla ayrışmasıdır.

Doğrusal olmayan ve rastgele verilen sorunlarla başa çıkma yöntemi mathemagenic yönetimin yalnızca bir örneğini oluşturmakta. Gerçek sorunlarla başa çıkmak ve anlık ortaya çıkan sorunları çözebilmek için öğrenenlere bilinmez durumlar için soyut düşünme becerilerini de katabilmeliyiz.

Dört-Bileşenli Öğretim Tasarımı Modeli[2]

Bütüncül tasarım modelin bir olarak 4B/ÖT-modeli geliştirilmiştir. Dört bileşenli öğretim tasarımı modeli adından da anlaşılacağı üzere dört adet bileşenden oluşmaktadır. Bu bileşenler;

1-Öğrenme Görevleri

2-Destekleyici Bilgiler

3-Prosedürel Bilgiler

4-Mini-Öğrenme Uygulamaları

Öğrenme görevleri

Öğrenme görevleri 4B/ÖT modelinin en önemli bileşenidir. Öğrenme görevlerini gerçekleştirirken bölünmelerin önüne geçmek için her bir öğrenme görevi bir bütün olarak ele alınmalı öğrenene bu şekilde sunulmalıdır. Zor bir öğrenme görevini doğrudan öğrenciye sunmak ve ondan görevi gerçekleştirmesini beklemek imkansız olduğundan karmaşık ve zor öğrenme görevleri için 4B/ÖT modeli çeşitli çözümler sunmakta. Bu çözümlerden bir tanesi görevleri bütünsel olarak ele alıp bunları kolaydan zora doğru sıralamak. Örneğin iş yerinde makine hatalarını çözmesi gereken bir teknisyene önce basit bir görev vererek onu gerçekleştirmesi sağlandıktan sonra daha karmaşık ve çoklu görevler sunulmalıdır. Diğer bir çözüm önerisi ise öğrenene rehberlik etmek ve destek vermektir. Bu çözümde ise durum vaka çalışması üzerinden rehberlik ederek yapılabilir. Ayrıca sorunların çözümleri giderek daha az bilgi ve destek verilen bir tamamlama problemi şeklinde de öğrenene sunulabilir. Sonunda da öğrenenin sorunu yardım ve rehberlik olmadan çözmesi beklenebilir.

Destekleyici Bilgiler

Destekleyici bilgiler 4B/ÖT modelinin ikinci bileşenini oluşturmaktadır. Bu da öğrenenin tekrarlanmayan becerilerini sergileyerek problemi çözmesi ve mantıksal yorum getirmesi beklenir. Böylelikle geçmiş bilgileri ile problemi çözmek için hangi bilgilere ihtiyacı olduğunu anlaması ve öğrenmesi gerektiği beklenir. Mathemagenic yöntemler öğrenenin bilgiyi aktarması ve soyut düşünmeyi tetiklemesi için kullanılabilir.

Prosedürel Bilgiler

Prosedürel ya da yöntemsel bilgiler 4B/ÖT modelinin üçüncü bileşenini oluşturmaktadır. Yöntemsel bilgiler tekrarlayan mesleki yetenekleri geliştirmek için önemlidir. Eğitmen tarafından verilen adım-adım yönlendirmeler, iş yardımları, kullanma kılavuzu gibi bilgiler öğrenene alanında özel bilgileri sunar. Bu bilgileri edinen öğrenen bir problemle karşılaştığında normal olmayan durumu anlayabilirler.

Mini-Öğrenme Görevleri

4B/ÖT modelinin son aşaması olan mini-öğrenme görevleri öğrenenin dikkatini çekmesi gereken ve sürekli kendini tekrar eden, zaman alıcı becerileri kazanması için öğrenme görevi ile ilgili öğrenene ek görevler verilmesi onun bu becerileri kazanması sağlanabilir. Tekrarlayan işleri yaparken alışkanlık kazanan öğrenen, özellikle psikomotor becerilerle ilgili olan bölümlerde şema otomasyonu kazanarak karmaşık problemlerin üstesinden daha kolay gelebilecektir.

Özet

Bu yazıda öğretim tasarımının bölümlere ayrılmış modellerden bütüncül modellere doğru geçişini incelendi. Bu geçişe neden olan sorunlar ise öğretime tek bir noktadan bakılması, öğretimin bütüncül yerine küçük parçalar halinde sunulması ve aktarım çelişkisi olarak anlatıldı. 4B/ÖT modelinde bütüncül bir yaklaşım örneği sunuldu. Bu modelin ve diğer bütüncül modellerin, görevlerin bütününe odaklanarak ve karmaşık sorunlara çözümler üretmesi ve tek bir küçük göreve olan modellerden neden farklılaştığı ve iyi yönleri açıklandı.

Bütüncül öğretim tasarım modelleri toplumsal ve teknolojik gelişmelerin bir etkisi olarak ortaya çıkmış gibi görünmektedir. Bu yaklaşımlar öğrenmedeki karmaşaları gidermek için eski model öğretim tasarımı modellerine alternatif bir çözüm olarak sunulmuştur. Her ne kadar klasik öğretim tasarımı modelleri hem daha az maliyetli, hem daha etkin hem de bilinirliği çok olduğundan uygulanmaları kolay gibi görünse de bu modellerin de deneysel çalışmalarla etkinliklerinin tekrardan gözden geçirilmesi bir gereklilik olmuştur.


[1] Öğrenmenin doğmasına sebep olan aktiviteler

[2] Four-Components Instructional Design Model / 4C/ID Model

Kaynakça

Van Merrienboer, J. J. G. (2007). Alternate models of instructional design: Holistic design approaches and complex learning. In R. A. Reiser & J. V. Dempsey (Eds.), Trends and issues in instructional design and technology (2nd Ed.) (pp. 72-81). Old Tappan, NJ: Pearson / Merrill-Prentice Hall.

https://www.4cid.org/publications/

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.